içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

DİPLOMAYA ENDEKSLİ KAST SİSTEMİ

İdollerinin tezleri çağa mağlup düşmüş, ideolojilerinin ilkeleri üyeleri arasında bile savunulamaz duruma gelmiş olsa da ideoljistler;  dogmatik doğrularını schooling öğretimle topluma dayatmaya devam etmek adına makam, mevki, sosyal kredibilite ve maddi kaynakları (seküler cennet süslemesi ile) yüceltip, schoolin öğretim sonrası verdiği diplomaları seküler endüljans gibi dağıtıp, meri ideolojinin kurduğu modern kiliseler olarak işlev gören öğretim kurumlarına girmeyen o kurumların verdiği eğitimleri almayanları ise seküler aforozu işleterek sosyal hayattan dışlarlar. Komünyondan mahrum bırakır.

Okula gitmemiş olana uygulanan bu aforoz öylesine şiddetli bir ceza olur ki;  Çalışacak iş, evlenecek eş bile bulamaz. Toplumda ayakçı muamelesi görür, ayak işlerini yapmaya zorlanır. Okullaşmaya paralel şekillenen modern kast sınıfında okula gitmeyen heretik (düşkün)  ya da cüzamlı muamelesi görür. Okulların derecesine göre toplumsal rol paylaşımı tanımlanır. Bu modern kast sisteminde;  kişilerin maaşından, istihdamdaki statüsüne, toplumdaki kredibilitesine değin diplomaya göre bir sınıflandırma yapılır. Hindistan’da hatta ilkel toplumlarda bile rastlanmayan bu diplomaya endeksli katı kast sistemi insan onuruna aykırı temel insan haklarını yok sayan bir uygulamaya dönüşmüştür.

 

SEKÜLER KEŞİŞLERE MÜRİD YUVASI; OKULLAR

İnsan alaka duyan bir varlıktır. “Alak”dan yaratılmıştır. Doğası gereği alaka duyduğu şeyle ilgili bilgi edinme, insanın fıtri eğilimidir. Bilgiyi edinim; belitleri tasnif etmekle gerçekleşir. Bilgi kalem kalem düzenlemedir. İlk insanla başlayan bilginin düzenlenmesi tüm insanların doğası gereği hep olmuştur ve olagidecektir. Talim terbiye insan kadar kadimdir. Talim; bilginin izini sürmek,  alametleri yorumlayıp onları ortak kabul gören teorik tasnife tabi tutmaktır. Terbiye ise yetiştirmedir. Pratiğin bilgisidir. Bilgiyi pratiğe aktarmadır. Talim terbiye ferdin talebiyken eğitim öğretim devletin direktifidir.  Okullaşma şeklindeki eğitim öğretim insan eksenli bir ilim ve terbiye değil kurum eksenli bir şartlandırma, biçimlendirmedir.

Schooling öğretim; 17.yy sonlarında birkaç eski müneccim tarafından kurgulanan “yeni bir dünya” sloganıyla ortaya atılan “yeni bir insan” kurgusu için 18.yy ortalarında şekillenmiştir. Batıda aydınlanma dönemi dedikleri karartma döneminde sanayi devrimi dedikleri makineleşme ile eş zamanlı olarak gelişen üretim ilişkilerinin ihtiyaç duyduğu “yeni bir insan” tipolojisi üretmek üzere fabrika tipi kurgulanan okul aynı anlayışla “Yeni Bir İnsan” üretimine ödün vermeden devam ediyor. Kadim talim terbiye modellerini aşama aşama yok ederek bu güne gelen alafranga school modeli tüm dünyada tek öğretim modeli olmuştur. 

Özgün anlamı ile talim terbiye anlamında ki eğitim; bilinç ve yetenek kazandıran bilgi edinim sürecini ifade ederken modern anlamıyla eğitim öğretim vatandaşı sosyalleştirme, kültürlü! hale getirme, devletin ideolojini kabullendirme ve endüstrinin ihtiyaç duyduğu emek gücünü oluşturma anlamı kazandı. Ferdin edilgen, global egemenlerin ise başat olduğu bu öğrenim modeli modernizm ideolojisinin kurucu paradigmasını şekillendirenler lehine insanlığı dönüştürmekten öte bir amaca hizmet etmemiştir. Modern anlamıyla okullar, insanı yarınlara hazırlayan, donanım kazandıran değil, egemen otoriteye sorgusuz tabi olacak uyumlu yaratıklar yetiştiren kurumlardır. Egemen modernler kavramsallaştırdığı kelimelerle ferdin düşüncesini bile kontrol altına alıp kuramsallaştırdığı ideoloji üzerinden en genci bir asrı aşmış gerici düşünceleri doğru diye tüm topluma dayatılmaktadır. 17.yy müneccimlerinin süslü sözlerini virt edinmiş, kara ciltli kitapta falan müneccim şöyle buyurdu diye 400 yıllık hurafeleri inak edinmiş modernizm dininin tutucu muhafazakârları çağdışı tezlerini topluma dayatmak okulları kullanarak halkın kaynaklarıyla halkı işe yaramaz bilgilerle biçimlendirme despotluğunu sürdürmektedir. Okula doldurduğu öğrenciye merkezin dayattığı müfredatı tekrarlamak üzere yerleştirilen öğretmene, robot fonksiyonu biçip, kendisine ezberletilenleri kendisinden sonrakilere ezberletme görevi verilip teyp kasetine dönüştürüşmüş öğretmen derste konuşurken öğrenci ise gizli müfredatı ile farklı bilgi edinim yolları üzerinden haz duyduğu ihtiyaç hissettiği bilgiyi ediniyor.  Schooling öğretim çağa mağlup oldu ve çöküyor. Zira modernizm dini kızıl, sarı, renksiz tüm mezhepleri ile bitti. İdol ilan edilen tüm putlar yıkıldı. İde+oloji olarak başlayan ve idol+oloji olarak bitikleşen modernizm; zamana mağlup oldu. Çağdışı bir paganizme dönüştü.

Eğitimde yeni yaklaşımların ivme kazandığı bir dönemde Hilafet müessesesinin merkezi olması hasebiyle İslam medeniyetinin çöken son kalesi ve modern örgütlenme adına modernizmin de son kazanımı olan Türkiye’de eğitim öğretimin dönüşmesi global anlamda incelenmeye değer bir örnektir. Modernizmin Prototipi (ilk numune) ABD, Posttotipi (son numune) ise Türkiye’dir. Türkiye Alaturka Medeniyetin kurucu aklı Alafranga uygarlığın ise iflahını söken, korkulu rüyası olan bir halkın ülkesidir. Türkiye’de Alaturka Tedrisatın eviriliş serüveni incelenirse aslında bu gün bitiş yaşayan Alafranga Schooling öğretimin de dönüşüm güzergâhı incelenmiş olacaktır. Bu açıdan Türkiye’de modernleşme ideolojisinin okullaşma sürecine ayrıntılı olarak odaklanılmalı. Alafranga Kültün mankurtları üzerinden global ideolojinin egemenliği altındaki resmi dayatmalara Alaturka Medeniyet’in sivil direnişinin asaletini sosyolojik kazılar yaparak ortaya çıkarılma zamanı gelmiştir.  

İdeolojiler Bitti. İnsanlık “İD” arayışında

“İdea”yı yok eden “idol”dür.  İdealeri bitiren, idealistleri tükenişe sürükleyen ise ideolojilerdir.

Her “ide”oloji esasen bir “idol”olojidir.

 
Bu yazı 375 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum